Sanat ve Kültür Ekonomisi alanındaki çalışmalarına 2000’li yıllarda Türk resim sanatı piyasasında gerçekleştirilen yatırım faaliyetleri üzerine başlayan ve uluslararası sanat piyasasının işleyişine dair araştırmalar ile devam eden Aylin Seçkin’in “Sanatın Ekonomisi” kitabı 2021’in Temmuz ayında raflarda yerini aldı. Sanat ve Kültür Ekonomisi çalışmalarının Türkiye’deki öncü isimlerinden olan Seçkin, sanat, ekonomi, spor ve girişimcilik ekosistemi gibi birçok farklı alanda sürekli olarak bilgi ve deneyim birikimini güncellemeye, çeşitli proje ve oluşumlara dahil olmaya devam ediyor. Art50 ekibi olarak okuyucularımız için Seçkin’e yeni kitabı “Sanatın Ekonomisi”ne dair merak ettiklerimizi, kitabın oluşum sürecini, sanat piyasalarının en yeni trendlerini ve gelecek planlarını sorduk.
Sanat ve Kültür Ekonomisi alanında verdiğiniz dersler, gerçekleştirdiğiniz söyleşiler ve konuşmalar ile Türk sanat izleyicisinin ilgisini bu alana çekmeyi başardınız. Kitabınızın oluşum süreci bu ilginin büyümesi ve şekillenmesi ile paralel olarak mı ilerledi? “Sanatın Ekonomisi”ni kaleme almaya nasıl karar verdiniz?
2005 yılından beri bu alandaki akademik çalışmalarım ve yazdığım makaleler bu alanda Türkiye’de sanatseverlerin, koleksiyonerlerin, sanat piyasası aktörlerinin ve özellikle de sanat okuyan öğrencilerin ve sanatçıların okuyacağı derli toplu bir kaynak eksikliğini fark ettirmişti. Bir süredir bu konuda düşünüyor ve bu kitap projesi için notlar alıyor, hazırlık yapıyordum. Pandemi süreci kitabın gerçekleşmesini hızlandırdı açıkçası.
“Sanatın Ekonomisi” sanat piyasasının oluşum sürecinden kripto sanat piyasasına uzanan oldukça geniş ve detaylı bir anlatıma sahip. Kitabınızın içeriğini oluştururken değineceğiniz konuların kapsamı nasıl şekillendi? Size göre “Sanatın Ekonomisi”nin değindiği konular arasından sanat piyasalarının gidişatını derinden etkileyecek, sizi heyecanlandıran ve dikkat etmemiz gereken başlıklar-trendler neler?
Sanat eseri fiyatlanması, sanat koleksiyonculuğu, sanatın finansal getirileri, müzayede fiyatları sanatseverlerin en çok ilgisini çeken, merak uyandıran konular. Onlara özellikle değinmek istedim. Diğer nokta da sanat eğitimi almayı düşünen veya hali hazırda sanat eğitim alan gençlere sanat piyasası ile ilgili gerekli çerçeveyi sumaktı. Konuları da ona göre sıraladım. Eksik bölümler yine de var ancak onları bir sonraki kitaba bırakıp yayın sürecini hızlandırmayı tercih ettim. Dijital sanat ve bu sanatın kendine has piyasası oluşmaya başladı. Bu süreç son derece heyecan verici ve her gün değişim gösteriyor. NFT piyasası ve platformlarının çok yakından takip edilmesini öneriyorum.
Sanat ve Kültür Ekonomisi ülkemizde yazınsal ve akademik alanlarda henüz kendisine yeni yer bulmakta. Bu bağlamda kitabınız okuyuculara başka kaynaklarda bulamayacakları neler sunuyor ve “Sanatın Ekonomisi”ni kimler okumalı?
Sanatın Ekonomisi sanat piyasasına ilgi duyan herkesin keyifle okuyabileceği şekilde tasarlandı. Ders şeklinde değil bir tür okuyucuyla sohbet ediyorum kitabımda. Sanat piyasasının paydaşları galeriler, müze yöneticileri, müzayede evleri, koleksiyonerler bir şekilde piyasanın işleyişine hakim gruplar. Ancak onların da belki atladığı ya da farkında olmadığı detaylar, bir takım ekonomik konseptler var, onları keşfetmekten mutlu olacaklardır. Sanatçılar ve sanat öğrencileri ise sanat piyasasının işleyişi konusunda kanımca en kısıtlı çerçeveye sahip gruplar. Onlara bir bakış açısı ve piyasa dinamikleriyle ilgili hızlı, derli toplu bir fikir vermeyi amaçlıyor kitabım. Umarım onlara da faydalı olur.
“Sanatın Ekonomisi”nin yazılarını yakın takip ettiğimiz Jerry Saltz’ın çok satan kitabı “Nasıl Sanatçı Olunur” ile beraber Hayalperest Yayınevi’nden çıktı. Hepimizi oldukça heyecanlandıran bu gelişmeden biraz bahsedebilir misiniz? Kitabınızı farklı ülkelerde de raflarda görecek miyiz? “Sanatın Ekonomisi”nden sonra okuyucularınızı heyecanlandıracak hangi projelere ve eserlere imza atacaksınız?
Kitabı İngilizceye çevirme fikri aklımda. Aslında Jerry Saltz’ın kitabını Türkçeye çevirmek için bir süredir kendim bazı girişimlerde bulunmuştum. Hatta Bilgi Üniversitesi Yayılarından çıksın diye yola çıkmıştım. Ancak kitabın Hayalperest Yayınevi tarafından çıkacağını öğrenince açıkçası biraz üzülmüştüm. Hayalperest’in benim bir kitabımı yayınlamak istediğini belirtmesi ise beni çok sevindirdi. Jerry Saltz ile aynı yayınevinden kitap çıkarmak da ayrı bir güzellik oldu doğrusu.
Bir sonraki projem, aralarında Simon de Pury, Stefan Simchowitz, Kenny Schachter, Refik Anadol, Johann König, Sylvain Levy, Mehmet Güleryüz, Fabian Bocard ‘ın da bulunduğu dünyanın önde gelen sanat piyasası aktörleriyle yaptığım röportajları hem Türkçe hem de İngilizce yayınlamak şeklinde olacak.
Şu ara ise CroMagnon Art isimli yapay zeka tabanlı renk, doku ve duygulara göre görsellere eşsiz müzik tasarlayan startup’ımı geliştirmek ve dünyaya açmakla uğraşıyorum. İTÜ Çekirdek’e kabul aldık, yatırımcı görüşmelerimiz sürüyor.
Art50net’e kitabıma yer verdiği için çok teşekkür ederim.