Necmi Karkın sanat ortamımızın üretken simalarından biri. Akademisyen, küratör, yazar ve sanatçı olarak çalışmalarını birçok alanda sürdüren Karkın ile yeni kitabı “Estetiğin Çağdaş Retorikleri” ve sanata yaklaşımı üzerine konuştuk.
Akademisyen, küratör, yazar ve sanatçı gibi birçok kimliğiniz var. Sizi biraz daha yakından tanıyabilir miyiz? Kendinizi nerede görüyorsunuz?
Başlangıca yakın olduğum bir yerdeyim henüz. Zor olmadığına inandığım bir coğrafyada daha çok üretmek ve yazmak önemli amaçlarım arasında. Hangi zaman ve yer olduğu önemli değil. Kendinize inanıyorsanız sizin dokunduğunuz gerçeklere daha uzak değilsiniz. Taştan yapılmış bir el değirmenine Anadolu’da denk gelmek ne güzel diyerek organik olanın yansımalarına odaklandım.
Yeni kitabınızdan söz edebilir misiniz? Bu kitapla nasıl bir okuyucu kitlesini hedeflediniz? Temel amacınız ve argümanınız nedir?
Kitap estetik bir içeriğin çağdaş retorikleriyle ilgili. Bir bakış açısının güncel yorumları diyebilirim. İçerik olarak organik/mekanik, güzel/çirkin gibi tamamlayıcı biçimlerin farklı yansımalarına dikkat çekmek istedim. Estetik benim için argümanı derin ve tartışmalara açık spesifik oluşlara dayalı olduğundan ötürü önemli bir düşünce alanı. Yapıtları ve düşünürleri referans almak ve güncel olana yaslamak önemliydi.
Türkiye’de ve dünyada Estetik Kuramı alanında öne çıkan, ilgiyle izlediğiniz akademisyenler, yazarlar kimler?
Türkiye’de Jale Erzen’i ciddi bir ilgiyle okuyorum. Dünyada ise güncel olan Jacques Rancière ve Mario Perniola odaklandığım yazarlardan.
Ülkemizde güncel sanatın durumunu özellikle sanat eleştirisinin noksanlığından ötürü karamsarlıkla karşılayan birçok yazar var. Sizce özellikle genç sanatçılar üzerinden bir değerlendirme yapmak gerekirse durum nasıl? Türkiye’de çağdaş sanat 2000’li yıllarda yaşadığı patlamanın ardından şimdi nasıl bir noktaya geldi?
Söylediğiniz durum aslında daha eskilere doğru gittikçe daha ciddi biçimde yaşanıyor. Yoğunluk arttıkça içerik daha saydam hale geldi sanki. Yazılan ve okunan şeylerin azaldığını görüyorum. Olgunluk daha önemli bir gerçek olmalı. Öznel yorumlamalar karmaşık ve anlamı daha derinliksiz görülebiliyor. Sanırım şu süreçte ortam daha durgun ve heyecansız görünüyor.
Art50.net gibi online oluşumlar özellikle yurtdışında büyük bir hızla çoğalıyor ve ilgi görüyor. Online sanat platformlarının çağdaş sanata ve genç sanatçılara katkılarıyla ilgili görüşleriniz? Erişilebilir sanat kavramına nasıl yaklaşıyorsunuz?
Art50.net daha derin içeriklere ve olgunluğa sahip. Erişilebilir sanat günümüzün kaçınılmaz bir gerçeği haline geldi. Genç sanatçıları daha çok teşvik edebilir ve yansıtabilir mutlaka. Sanatçıların daha motive olmasını sağlayan önemli unsurlardan biri. Online erişilebilir bir yapı izleyicide merak duygusu uyandırmakta önemli bir araç bence.
Yakın gelecekte hangi projelerinizi izleyeceğiz?
“Konuya Yeniden Dönmek” adlı kitabımın sürecindeyim. İki sanatçıdan oluşan bir serginin küratörlüğü, birkaç konferans ve çeşitli solo/karma sergi projelerim devam ediyor.
Necmi Karkın’ın kitabıyla ilgili daha detaylı bilgi için tıklayın.