Lizbon’daki Tejo Nehri’nin kıyısında yürürken, suyun rengini ve ışığını yansıtan kıvrımlı bir yapı karşımıza çıkıyor. Görende merak ve hayranlık duygusu uyandıran bu sıra dışı bina Museum of Art, Architecture and Technology’e (MAAT) ait. Kapılarını Ekim 2016’da açan müze, her ne kadar sanat şehri Lizbon’a yeni gelmiş olsa da, seyir terası, muhteşem binası ve 38 bin metrekarelik alanıyla Lizbon’un şehir simgelerinden biri oldu bile.
Tartışma, eleştirel düşünce ve uluslararası diyalog mekanı olan MAAT, gerek yerel gerekse yabancı çağdaş sanatçıların eserlerine, sergi programlarına ve mimar ve düşünürlerle yürütülen projelere ev sahipliği yapıyor. Temel amacı Portekiz kültürü ve sanatını temsil ederek uluslararası paylaşım platformu oluşturmak olan MAAT, her yaştan, farklı ilgi alanlarına sahip her tür ziyaretçiye zengin ve ilham veren bir tecrübe sunmayı amaçlıyor.
Muhteşem Bir Bina
MAAT’ın en çarpıcı özelliği Tejo Nehri kıyısında bulunan binası. Londra merkezli Amanda Levete Architect Firması tarafından tasarlanan müze binası, yaklaşık 38 bin metrekarelik sergi alanı ve 7 bin metrekarelik kamusal alandan oluşuyor. Projeye, ana binanın hemen yanında bulunan tarihi 20. Yüzyıl Elektrik Santrali de dahil edilmiş. Bir süre Elektrik Müzesi olarak kullanılan kırmızı tuğla ve demirden yapılmış olan bu tarihi bina, proje kapsamında yenilenmiş ve MAAT alanına dahil edilmiş. Günümüzde sergi alanına dönüşen bina ziyaretçileri ağırlıyor.
Elektrik istasyonunun tarihi görüntüsünün aksine MAAT Müzesi’nin dış yüzeyi üç boyutlu 15.000 adet çatlak desenli çinilerin biraraya getirilmesiyle oluşturulmuş. Sudan aldığı gölge ve ışığı günün her saatinde yansıtan bu çini kaplama, Lizbon’un zengin seramik ve el işi mirasının muhteşem bir örneği.
Yalın, Sade ve Büyüleyici
Müzenin iç alanında ise karşımıza oldukça geniş ve yalın bir görüntü çıkıyor. 70’e 40 metrelik sütunsuz elips şeklindeki ana salonda doğal ışık hakim. Açık ve yalın olan bu alan, büyük sanat eserleri ve enstalasyonların sergilenmesi açısından mükemmel bir yer. Ana galerinin yanlarından ise dört odacığa giriyorsunuz. Beyaz zemin ve kıvrımlı beyaz duvarların hakim olduğu bu odalarda düzenli aralıklarla değişen sanat eserleri sergileniyor.
Müzede sergilenen eserlerin temeli EDP Vakfı Koleksiyonu’na dayanıyor. 2000 yılında faklı jenerasyon ve disiplinlerden çağdaş Portekizli sanatçıların eserlerini toplamak ve 1960 sonrası Portekiz sanatını sergilemek amacıyla başlatılan EDP koleksiyonu, geçtiğimiz 18 yıl boyunca her gün genişledi ve zenginleşti.
Uluslararası camiada tanınmış 250 Portekizli sanatçının eserlerini kapsıyan bu sanat koleksiyonundan seçme eserler düzenli aralıklarla MAAT Müzesi’nde sanatseverlerin beğenisine sunuluyor. Misafir küratör ve/ya müze küratörleri tarafından tematik olarak hazırlanan bu sergiler, Portekizli sanatçıları dünya sahnesine çıkarmaya ve ziyaretçilere ilham kaynağı olmaya devam ediyor.
Sanat Şehirleri bölümümüzde Lizbon’u yakından incelediğimiz Renklerini Kaybetmeyen Şehir: Lizbon içeriğimize buradan ulaşabilirsiniz.
Simge Erdoğan