Norveç’in Kristiansand şehrinde yer alan Kunstsilo Müzesi, ülkenin en yenilikçi ve iddialı modern sanat müzelerinden biri. Hem mimarisi hem de sanat seçkisiyle öne çıkan müze, bölge sanatını dünya çapında temsil etmeyi hedefliyor.
Günümüzde Kuzey Avrupa modern sanatının en büyük özel koleksiyonuna ev sahipliği yapan Kunstsilo, 1935 yılında bir tahıl deposu olarak Norveçli mimarlar Arne Korsmo ve Sverre Aasland tarafından tasarlandı. Bina basit, temiz hatları ve ritmik bir düzende konumlanmış silolarıyla dönemin fonksiyonalist (işlevselci) mimarlık hareketinin önemli örneklerinden biriydi.
Kunstsilo, sanat müzesine dönüştürülürken de eski tahıl deposunun mimarisini korumak ve kutlamak hedeflendi. Bunu başarmak için mimarlar Mestres Wåge Arquitectes ve Mendoza Partida, 37 metre yüksekliğindeki silo silindirlerinin oyulmasını ve böylece 21 metre yüksekliğe ulaşan görkemli, bazilika benzeri bir atrium oluşturulmasını önerdi. Bu şekilde, binanın karakterini oluşturan silolar müzenin tasarımının merkezine kondu ve kesilmiş silo silindirlerinden oluşan tavan, ziyaretçileri büyüleyen bir tür heykel haline geldi.
Galeriler, oluşturulan bu geniş atriumun etrafına konumlandırıldı ve galerilerin hem atriuma bakan iç duvarlarında hem de dış cephe duvarlarında açıklıklar oluşturuldu. Bu açıklıklarla, iç mekanda ziyaretçilerin yönlendirilmesi ve binanın endüstriyel iç mekanı ile dış çevresi arasında bağ kurulması amaçlandı. Binada galerilerin yanı sıra, ofisler ve yerel çocuklar için bir kültür okulu da bulunmakta. Binanın ikinci katındaki dijital galeride ise, boydan boya projeksiyonlarla sergilenen sanat eserleriyle Kunstsilo’yu daha geniş bir kitleye erişilebilir kılmak amaçlanıyor.
Mimarlar, binanın farklı katlarında çevre yarımadaya bakan manzara noktaları ve bunlara ek olarak binanın çatı katında, açık hava sergi alanı ve bar bulunan bir seyir terası tasarladı. Bu çatı terası, siloların dalgalı dış cephesinin hizasında, görünüşü bir deniz fenerini andıran cam silindirlerle kaplandı. Proje zemin seviyesinde, yine bir açık hava sergi alanı barındırıyor. Girişi ücretsiz ve biletsiz olan bu alan ziyaretçileri müzeye davet etmeyi amaçlıyor.
Binanın korunan endüstriyel mimarisi, hem iç hem dış mekanda mimarının “pasif mimari dokunuşlar” olarak betimlediği sade modern eklemelerle tamamlandı. Dış cephede yapılan eklemeler silonun silüetinden referans alınarak oluşturulurken, iç mekanda da korunan brüt beton duvarlarda kalıp izleri, tahıl tarafından aşındırılmış yüzeyler, kesilmiş silindirlerdeki testere izleri görünür halde bırakıldı. Böylece eklenen yeni mimari unsurlar ile binanın eski mimarisi arasında bir tezat oluşturuldu ve mekan bu iki farklı mimari estetiğin etkileşimiyle karakterini kazandı.
Kunstsilo, var olan eski bir endüstriyel yapıdan dönüştürülen kültürel binaların en yenisi. Benzer örnekler arasında Londra’da Bankside Elektrik Santrali içinde konumlanan Tate Modern, Ostrava’da yapılan Plato Çağdaş Sanat Galerisi ve yine bir tahıl silosu içinde tasarlanan Güney Afrika’nın en büyük sanat müzesi, Zeitz MOCAA var. Kunstsilo’nun mimarı Wåge’e göre bu eğilimin sebebi endüstriyel binaların sanata iyi bir arka fon oluşturma potansiyeli olması. Endüstriyel binaların mekansal özellikleri çağdaş sanatı barındırmaya ve sergilemeye son derece elverişliyken, mevcut bir yapıyı yeniden yorumlamak müze tasarımında yaratıcı fırsatlar sunmakta.
Koleksiyon
Müze, toplamda üç kat boyunca 3.300 metrekareyi kapsayan 25 galeriden oluşuyor ve Finlandiya, Danimarka, İzlanda, İsveç ve Norveç’ten 1910’lardan 1990’lara kadar 300’den fazla sanatçının eserlerini barındırıyor. Ayrıca Güney Norveç Sanat Müzesi (Sørlandets Kunstmuseum) ve dünya çapında en büyük özel Nordik sanat koleksiyonu olarak tanıtılan Tangen Koleksiyonu’na da ev sahipliği yapıyor. 5,500 eserlik koleksiyon, dünyanın en büyük devlet serveti fonu olan, Norveç’in 1,6 trilyon dolarlık petrol fonunun yönetiminden sorumlu olan Norges Bank Yatırım Yönetimi CEO’su Kristiansand doğumlu “trilyoner” Nicolai Tangen tarafından bir araya getirildi.
Nordik sanat dünyasını keşfetmek, bir yandan eşsiz bir mimariyi deneyimlemek için Kunstsilo mükemmel bir adres. Hem tarihi koruma, hem de yenilikçi mimarlık açısından etkileyici bir örnek teşkil eden müze her sanatseverin mutlaka ziyaret edilmeli!