Enerjisi, Renkleri ve Sanatı Tükenmeyen Şehir: Toronto

Kanada’nın en gözde șehri Toronto’dayız. Ontario Gölü’nün kıyısında bulunan Toronto gökdelenleri, Victoria Dönemi’ne ait binaları, dünyanın dört bir yanından gelen insanları, gece-gündüz hiç azalmayan enerjisi ile insanın bașını döndüren bir șehir. Finans, moda, alıșveriș, eğlence ve iș merkezi Downtown Toronto’da dolanırken, farklı kültürlerin toplandığı China Town, Little Spain ve Little Italy sokaklarında gezerken veya șehrin ikonları CN Kulesi, Yonge-Dundas Meydanı ve Gooderham Binası’nı gördüğünüzde bu șehrin neden bir kültür-sanat bașkenti olduğunu anlayacaksınız. Prestijli müzeleri, galerileri, sanat dolu restoran, kafe, otelleri ve zengin fuar ve etkinlikleriyle Toronto, bașka yerde bulamayacağınız bir şehir ve sanat deneyimi sunuyor.

AGO: Toronto’nun Bir Numaralı Sanat Kurumu

Toronto
Kaynak: AGO

Koleksiyonunda yaklaşık 95.000 sanat eseri bulunan Ontario Sanat Galerisi (AGO) için Toronto’da sanatın kalbinin attığı yer demek yanlış olmaz. 1900 yılında kapılarını açan müze ünlü mimar Frank Gehry’nin tasarladığı etkileyici binasında, dünyanın dört bir yanından Modern ve Çağdaş Sanat eserleri ve ses getiren etkinlik programları sunuyor.

Toronto
Fotoğraf: Simge Erdoğan

AGO’nun koleksiyonunda yok yok: Çağdaș Kanada Sanatı ve Kanada yerli sanatından örnekler, Claude Monet, Vincent Van Gogh, Pablo Picasso ve Thomas Gainsborough gibi Avrupa sanatına imza atmış dev sanatçıların eserleri ve Batı Afrika Sanatı burada görebileceğiniz eserlerden sadece birkaçı. Bunlara ek olarak müzenin 40.000 parçalık zengin bir fotoğraf koleksiyonu var. Amerika, Kanada ve Avrupa’dan gelen eserlerden oluşan koleksiyon, fotoğraf sanatının 19. Yüzyıldan günümüze gelișimine ışık tutuyor.

Toronto
Fotoğraf: Simge Erdoğan

Müze binası en az eserleri kadar etkileyici. Ön cephesi yüzen bir gemi görünümünde olan binanın titanyum ve camdan yapılmış olan arka cephesi ise parlak mavi rengiyle dikkat çekiyor. Dört katlı binanın tam kalbinde ise etkinliklerin düzenlendiği ve ziyaretçilerin toplandığı fuaye alanında yükselen ikonik spiral merdiven görüyoruz. Aynı zamanda muhteşem bir Toronto manzarasına açılan merdiven, bir yandan çağdaş sanatın en güzel örneklerine bir yandan da arkada bulunan muhteşem Grange Park manzarasına açılıyor.

Dünya Kültür Tarihi Bu Kristal’de

Toronto
Kaynak: libeskind. Stephen Evans

Kapılarını 1914 yılında açan Ontario Kraliyet Müzesi (ROM), Kanada’nın en büyük ve koleksiyonu en geniş müzesi. Eserleri ve etkinlikleriyle dünya kültür mirası ve medeniyetler tarihine ışık tutan ROM, tarihi Victoria Dönemi binasından dışarıya taşan, Polonya-Amerika asıllı ünlü mimar Daniel Libeskind tasarımı olan ‘Kristal’ mimarisiyle dünya çapında üne kavuştu. 2007 yılında tamamlanan, bina yenileme projesi kapsamında yaratılan kristal, eski ve yeniyi büyüleyici bir şekilde harmanlıyor.

Toronto
Kaynak: © Libeskind

ROM’un kristalinin içinde ise yaklașık 6 milyon esere ev sahipliği yapan zengin bir koleksiyon var. Burada fosillerden iskeletlere, değerli tașlardan mücevherlere, günlük eșyalardan heykel ve mobilyalara aklınıza gelebilecek her șeyi görmeniz mümkün. 4 katlı müzedenin her bir galerisi farklı bir dünyaya açılıyor; Helenistik Dönem ve Antik Roma Dönemi eserleri ve heykeller, Antik Mısır’dan mumya ve piramit kalıntıları, Afrika medeniyetlerine ait günlük yaşam objeleri arasında dolaștıkça zaman ve medeniyetler arası bir yolculuğa çıkacaksınız. Müzenin en üst katında sergilenen Avrupa mobilya koleksiyonu ise Rönesans Dönemi’nden bașlayarak Barok, Rokoko, Victoria Dönemi ve modern çağlarda değișen zevkler, yașam ve güzellik anlayışlarına ışık tutuyor.

Her köşesi farklı bir renk: Grafiti Sokağı

Toronto
Fotoğraf: Simge Erdoğan

Toronto’da instagram severlerin bir numaralı durağı ise Grafiti Sokağı. 7-24 fotoğraf çekenleri ve poz verenleri görebileceğiniz ‘Rush Lane’ veya ‘Grafiti Alley’ olarak adlandırılan bölge China Town ve Moda Bölgesi’nin (Fashion District) kesişiminde bulunuyor. Yaklaşık 1 km uzunluğundaki sokağın her bir köşesi sokak sanatı ve duvar resminin en renkli, en özgün ve en çılgın örnekleriyle dolu. Grafitinin yasallaştığı 2011 yılında yaratılan sokaktaki eserler farklı sanatçılar tarafından sık aralıklarla değiştiriliyor. Burası aynı zamanda şehrin mini sokak festivalleri ve müzik videolarının popüler adresi.

Distillery: Sokak Festivalleri, Antikacılar, Enstalasyonlar ve Fazlası

Toronto
Kaynak: torontostoreys.com

Trafiğe kapalı olan Distillery Bölgesi Toronto’nun en önemli kültür, sanat ve eğlence merkezi. 1832 yılında inșa edilen Distillery, Kuzey Amerika’nin en eski ve en tarihi bölgesi. Kırmızı kiremitten yapılmış endüstriyel binalarda ikinci el dükkanlardan antikacılara, çikolatacılardan, sanat galerileri ve restoranlara capcanlı bir șehir yaşamı sizi karşılıyor. Sokak ve meydanlarında enstalasyonların sergilendiği, kıșın Noel Marketi’nin kurulduğu, yazın ise açık hava müzik festivallerinin düzenlendiği Distillery, 12 ay boyunca capcanlı bir kültür-sanat ve şehir yaşamı bulabileceğiniz yegane yerlerden biri.

İslam Sanatının En Önemli Örnekleri Aga Khan Müzesi’nde

Toronto
Kaynak: agakhanmuseum.org

Aga Khan Müzesi’nin Toronto ayağı kapılarını 2014 yılında açtı. İslam kültür ve sanatının tarihi, zenginliği ve etkileşimlerine ıșık tutan müzenin 8. Yüzyıldan 19. Yüzyıla, İber yarım adasından Çin’e uzanan yaklaşık 1.000 eserden olușan zengin bir koleksiyonu bulunuyor. Aga Khan ailesinin kișisel koleksiyonu ve Londra İsmaili Enstitüsü koleksiyonundan gelen eserler kaligrafi, seramik, bilimsel aletler, el yazmaları ve dekoratif sanat alanındaki en özel örnekleri sunuyor. Müzenin geciçi sergileri ise Ortadoğu ve Afrika’dan çağdaş sanatçıları ağırlayarak yeni sanatsal ve kültürel gelişmeleri takip ediyor. Yemyeșil bir arazinin kalbinde bulunan, 10.000 metrekarelik, yalın ve minimalist binası, gün ışığını yansıtan havuzu ve zengin koleksiyonuyla Aga Khan, Kuzey Amerika’daki önemini her geçen gün arttırmaya devam ediyor.

Toronto’nun Sanatsever Oteli

Toronto
Kaynak: torontoist.com

Peki sanatseverlerin konaklamadan geçemedikleri, Toronto’nun sanatı en çok seven, sanatla en iç içe oteli hangisi? Şüphesiz ki Gladstone Hotel. Ziyaretçilerine alternatif bir konaklama deneyimi sunan otel, 1889 yılında G.M. Miller tarafından yaratıldı. Toronto’nun tam merkezinde, yıllara meydan okuyan ve değişmeden günümüze gelen Glenstone’un çarpıcı özelliklerinden biri yıl boyunca değişen çağdaș sanat sergilerine ev sahipliği yapması. Otelde sırf geçici sergilere, sanat etkinlikleri ve sanat eserlerine ayrılmış üç sergi alanı bulunuyor.

Toronto
Kaynak: thgystudio.com

Otelin sanatseverlere sundukları bununla sınırlı değil. Gledstone’da tamamı sanatçılar tarafından tasarlanmış olan 37 adet konsept oda bulunuyor. Farklı bir üslup ve tarzda yaratılan odaların her biri farklı bir dünyaya açılıyor: Teen Queen, Surreal Gourmet, Puzzle Room ve Snapshot sanatçıların hayal gücünü yansıtan odalardan.

Kafe ve Sanat Bir Arada

Toronto
Fotoğraf: Simge Erdoğan

Ontario Sanat Galerisi’nin (AGO) hemen karșısında bulunan Art Square Café ve sanat galerisini görmeden (ve buraya uğramadan) geçmeniz mümkün değil. Yola bakan yeșil çerceveli bu șirin kafe, Toronto’daki turistlerin ve sanatseverlerin bir numaralı adresi. Resim, fotoğraf, heykel, çizim ve el iși alanında çalışan bağımsız sanatçıların işlerini sergileyen kafe aynı zamanda sanat etkinlikleri ve workshoplara ev sahipliği yapıyor. Sanatı seven bu kafenin menüsünde tanıdık tatlar bulmanız mümkün: türk kahvesi, demli çay, menemen, börek ve daha fazlası Art Square’in sanatsever müdavimlerinin favorilerinden.

Toronto ve Sanat: ART TORONTO

Toronto
Kaynak: AGO

Kanada’nın uluslararası sanat fuarı ART Toronto şehrin sanat takviminin en tepesinde bulunuyor. 2000 yılından beri düzenlenen, kıtanın en önemli sanatçı, galeri ve kurumlarını bir araya getiren fuar, sanat camiasının gözlerini her sene Toronto’ya çeviriyor. 2018 edisyonu 26-29 Ekim 2018 tarihlerinde gerçekleşen Art Toronto, Kanada, Amerika, Almanya, İngiltere, Belçika dahil olmak üzere 7 ülke ve 28 şehirden toplam 102 galeriyi ağırladı. Her sene genç sanatçıların solo işlerini sergileyen, yeni galerilere, zengin seminer ve konușma programına yer veren ve FOCUS Bölümü kapsamında dünyanın belli bir köşesine odaklanan fuar önemini arttırmaya devam ediyor.

İkonik, Tarihi ve Alıșılmıșın Dıșında bir Bina

Toronto
Kaynak: landlopers.ca

Toronto’nun en ikonik binası hangisi? Tabiki de Gooderham. Flatiron Binası olarak da bilinen Gooderham, 49 Wellington Caddesi’nin doğusunda, Front Caddesi ve Wellington Caddesi’nin tam kesişiminde bulunuyor. 1892 yılında David Roberts Jr. tarafından yaratılan kırmızı kiremitli ve yeşil çatılı bina, uzun yıllar boyunca George Gooderham’ın ofislerine ev sahipliği yapmıș. Hala iş merkezi olarak kullanılan binayı bu kadar ünlü yapan özelliği ise değişmeyen görüntüsü, alışılmış dışı şekli ve rengi.

Toronto
Sag: Gooderham Binasi arka cephe Sol: Gooderham Binasi, 1900lerin basi. Kaynak: Toronto Public Library. Publicdoman-Wikicommons

Gooderham’ın bir diğer can alıcı özelliği ise arka cephesi. Binanın arka tarafına geçtiğinizde bambașka bir manzarayla karșılașıyorsunuz. 1980 yılında Kanadalı sanatçı Derek Besant tarafından yaratılan üç boyutlu, binanın pencerelerini tasvir eden duvar resmi izleyenleri büyülüyor. Bakanda hareket hissi uyandıran resim aynı zamanda trompe l’oeil adı verilen ilüzyonik efektin en önemli örneklerinden biri olarak gösteriliyor.

Çağdaş Sanat Arayanlar için Doğru Adres: MOCA

Toronto
Kaynak: MOCA

Eylül 2018’de yeni mekanının kapılarını açan Toronto Çağdaş Sanat Müzesi (MOCA), eski bir alüminyum fabrikasında bulunuyor. Ziyaretçilerini 55.000 metrekarelik, beş katlı yeni binasında ağırlamaya başlayan müze, 1999 yılında Çağdaş Kanada Sanatı’nı desteklemek ve bağımsız sanatçıları temsil etmek amacıyla kuruldu. Geleneksel bir müzeden çok bir sanat deneyimi sunan MOCA’nin kalıcı koleksiyonu bulunmuyor; müzenin ikinci ve üçüncü katında Kanadalı ve uluslarası sanatçıların geçici sergileri, dördüncü ve beşinci katında ise konuk sanatçı programı ve sanatçı stüdyoları düzenleniyor. Prestijli müzede eserleri sergilenen isimler arasında Elmgreen ve Dragset, Jihuyn Jung, Vera Frenjkel, Duane Hopkins var. 2019 yılında düzenlenecek sergilerde ise karșımıza Kiya Itako ve Andreas Angelidakis’in eserleri çıkacak.

Simge Erdoğan

    If your proposal is evaluable, a return will be made within 5 working days. If you do not get a response to your offer within 5 working days, it means that your offer is not likely to be evaluated.




      Teklifinizin değerlendirilebilir olması durumunda en geç 5 iş günü içerisinde dönüş yapılacaktır. 5 iş günü içerisinde teklifinize yanıt alamamanız teklifinizin değerlendirilme olasılığı bulunmadığı anlamına gelmektedir.



        Love, Share, Live with Art

        Turkish and world art market, new works and artists
        Subscribe to our newsletter to follow us closely.